VE Saula söylemeği bitirdiği zaman, Yonatanın canı Davudun canına bağlandı,
ve Yonatan onu canı gibi sevdi.
2. Ve Saul o gün onu aldı, ve babasının evine dönmeği bırakmadı.
3. Ve Yonatan Davudla ahdetti, çünkü onu canı gibi seviyordu.
4. Ve Yonatan üzerinde olan cübbeyi çıkarıp onu, ve kılıcına, ve yayına ve
kuşağına kadar esvabını Davuda verdi.
5. Ve Davud Saulun kendisini gönderdiği her yere çıktı, ve akıllı davrandı;
ve Saul onu cenk adamlarının üzerine koydu, ve bu bütün kavmın gözünde, ve
Saulun kullarının gözünde de iyi göründü.
6. Ve Davud Filistîyi vurup döndüğü zaman, onlar gelirken, bütün İsrail
şehirlerinden kadınlar, Saulu karşılamak için teflerle, sevinçle, ve üç telli
sazlarla terennüm ve raksederek çıktılar.
7. Ve kadınlar oynarken karşılıklı terennüm edip diyorlardı:
Saul vurdu binlerini,
Davud da on binlerini.
8. Ve Saul çok öfkelendi, ve bu söz gözünde kötü göründü; ve dedi: Davuda
on binleri verdiler, bana ancak binleri verdiler; ve artık ona ancak kırallık
kaldı.
9. Ve o günden sonra Saul Davuda iğri gözle baktı.
10. Ve ertesi gün, Allah tarafından Saulun üzerine kötü bir ruh kuvvetle
geldi, ve evin ortasında peygamberlik ediyordu; Davud da her gün yaptığı gibi
elile çenk çalıyordu. Ve Saulun elinde mızrak vardı;
11. ve Saul: Davudu duvara çakayım, diye mızrağı attı. Fakat Davud onun
önünden iki kere yana çekildi.
12. Ve Saul Davuddan korktu, çünkü RAB onunla beraberdi, ve Sauldan
ayrılmıştı.
13. Ve Saul onu yanından uzaklaştırdı, ve onu kendine binbaşı etti; ve
Davud kavmın önünde çıkar ve girerdi.
14. Ve Davud bütün yollarında akıllı davrandı; ve RAB onunla beraberdi.
15. Ve Saul onun çok akıllı davrandığını görüyor, ve ondan yılıyordu.
16. Ve bütün İsraille Yahuda Davudu seviyorlardı; çünkü onların önünde
çıkıyor ve giriyordu.
17. Ve Saul Davuda dedi: İşte, büyük kızım Merab, onu karı olarak sana
vereceğim; ancak benim uğrumda cesur ol, ve RABBİN cenklerini et. Çünkü Saul:
Ona karşı benim elim değil, fakat Filistîlerin eli olsun, diyordu.
18. Ve Davud Saula dedi: Ben kimim, ve hayatım, ve İsrailde babamın aşireti
nedir ki kıralın damadı olayım?
19. Ve vaki oldu ki, Saulun kızı Merab Davuda verileceği vakitte, kız
Meholalı Adriele karı olarak verildi.
20. Ve Saulun kızı Mikal Davudu severdi; ve Saula bildirdiler, ve bu onun
gözünde hoş göründü.
21. Ve Saul: Ona tuzak olsun, ve Filistîlerin eli ona karşı olsun, diye
Mikalı kendisine vereyim, diyordu. Ve Saul Davuda dedi: Bugün ikinci kere
olarak damadım olacaksın.
22. Ve Saul kullarına emretti: Davuda gizlice söyliyip deyin: İşte, kıral
senden hoşlanıyor, ve bütün kulları seni seviyorlar; ve şimdi kırala damat ol.
23. Ve Saulun kulları bu sözleri Davuda söylediler. Ve Davud dedi: Ben
fakir ve ehemmiyetsiz bir adamken, kıralın damadı olmak gözünüze hafif bir şey
mi görünüyor?
24. Ve Saulun kulları: Davud böyle söyledi, diyerek kendisine bildirdiler.
25. Ve Saul dedi: Davuda şöyle diyeceksiniz: Kıral ağırlık istemiyor; ancak
kıralın düşmanlarından öç almak için yüz Filistî gulfesi istiyor. Ve Saul
Davudu Filistîlerin elile düşürmeği kurmuştu.
26. Ve Saulun kulları Davuda bu sözleri bildirdiler, ve kıralın damadı
olmak Davudun gözüne hoş göründü. Ve günler dolmamıştı;
27. ve Davud kalkıp adamları ile gitti, ve Filistîler arasında iki yüz kişi
vurdu; ve Davud kıralın damadı olmak için onların gulfelerini getirdi, ve
onları tam sayısı ile kırala verdiler. Ve Saul kızı Mikalı karı olarak ona
verdi.
28. Ve RABBİN Davudla beraber olduğunu Saul görüp bildi; ve Saulun kızı
Mikal onu seviyordu.
29. Ve Saul artık Davuddan ziyadesile korktu; ve Saul bütün günler Davudun
düşmanı oldu.
30. Ve Filistîlerin reisleri çıktılar; ve onlar kaç kere çıktılarsa, Davud
Saulun bütün adamlarından akıllı davrandı, ve onun adı çok değerli oldu.