VE Filistîler bütün ordularını Afeke topladılar; ve İsrailîler Yizreeldeki
pınarın yanına ordugâh kurdular.
2. Ve Filistîlerin beyleri yüzlerle ve binlerle geçtiler; ve Davudla
adamları Akişle beraber dümdarda geçiyorlardı.
3. Ve Filistîlerin reislerine dediler: Bu İbranîlerin burada ne işleri var?
Ve Akiş Filistîlerin reislerine dedi: Bu adam bugünlerde, yahut daha doğrusu bu
yıllarda yanımda olan İsrail kıralı Saulun kulu Davud değil mi? ve bana düştüğü
günden bugüne kadar kendisinde bir şey bulmadım.
4. Ve Filistîlerin reisleri ona öfkelendiler; ve Filistîlerin reisleri ona
dediler: Bu adamı geri gönder de yerine, kendisine tayin ettiğin yere, dönsün,
ve bizimle cenge inmesin, yoksa cenkte bize düşmanlık eder; çünkü efendisine ne
ile makbul olur? bu adamların başları ile değil mi?
5. Rakıslarda:
Saul vurdu binlerini,
Davud da on binlerini,
diye hakkında birbirlerine terennüm ettikleri Davud bu değil midir?
6. Ve Akiş Davudu çağırıp ona dedi: Hay olan RABBİN hakkı için, sen
doğrusun, orduda da benimle çıkışın ve girişin gözümde iyidir; çünkü yanıma
geldiğin günden bugüne kadar sende bir kötülük bulmadım; fakat beylerin gözünde
sen iyi değilsin.
7. Ve şimdi dön, ve selâmetle git, ve Filistî beylerinin gözünde kötülük
etme.
8. Ve Davud Akişe dedi: Fakat ben ne yaptım? ve senin önünde olduğum günden
bugüne kadar kulunda ne buldun ki, efendim kıralın düşmanlarına karşı gidip
cenketmiyeyim?
9. Ve Akiş cevap verip Davuda dedi: Biliyorum ki, benim gözümde sen Allahın
bir meleği gibi iyisin; ancak Filistîlerin reisleri: Bizimle beraber cenge
çıkmıyacaktır, dediler.
10. Ve şimdi, seninle beraber gelmiş olan kendi efendinin kulları ile sen
sabahlayın erken kalk; ve sabahlayın erken kalktığınız zaman ortalık ışıyınca,
gidin.
11. Ve Davud Filistîler diyarına dönmek üzre, kendisi ve adamları
sabahlayın yola çıkmak için erken kalktılar. Ve Filistîler Yizreele çıktılar.